Gıda Krizi Bir Yalan! - Bu Hafta (7)

Dünya gıda fiyatları yedi aydır yavaş da olsa düşüyor, ama hayat pahalılığı krizi aşılabilmiş değil.
Türkiye’de de hala enflasyonun birincil kaynağını gıda fiyatlarındaki artış oluşturuyor.
Son günlerde, Rusya-Ukrayna savaşının bir yönü olan “tahıl koridoru” tartışmalarıyla birlikte gıda krizi konusu tekrar gündeme girdi. Dünya gıda fiyatları geçtiğimiz Mart ayında yaptığı zirvenin ardından düşüşe geçmiş olsa da hala 2011’deki zirvenin altına dahi inmiş değil. Bilhassa nüfusun beslenebilmesi için gıda ithalatına bağımlı, aynı zamanda yoksul olan ülkeler için risk devam ediyor ve gıda tedarikini etkileyecek her türlü faktör beraberinde bir panik getiriyor. Önceki yıldan bu yana şiddetlenmiş ve bir türlü çözüm bulunamayan bu sorun, bilhassa emperyalist merkezler açısından bir “politik risk” de barındırıyor. Geçtiğimiz sonbaharda Sri Lanka’da yaşanan halk ayaklanmasının önemli besleyici faktörlerinden biri önü alınamayan gıda fiyatlarının yükselttiği enflasyondu. ABD’deki sermaye borazanı yayınlarda endişeli bir tonla “2010-11’deki Arap Baharı'nın temel sebeplerinden biri de gıda fiyatlarıydı” şeklinde yorumlar yapılıyor.

Şu açık ki, gıda fiyatları, dünyada ve Türkiye’de kapitalist piyasa düzeninin en temel sorunlarından birini oluşturuyor.

İlk tespit edilmesi gereken şu: “Gıda krizi” aslında çok doğru bir
tanım değil, zira bir gıda eksikliği, yani kıtlık yok. Bazı kaynaklarda daha doğru biçimde ifade edildiği üzere bir hayat pahalılığı krizi var.

Sunan: Arda Kavaklıoğlu
Metin Yazarları: Bizim Gazete ekibi
Video için metin editörü: Buğrahan Aydın
www.bizimgazete.net

BSM TV'yi ayakta tutabilmemiz ve daha fazla insana ulaşabilmemiz için bize katılın:
https://www.youtube.com/bsmkolektif/join